Yazının İçindekiler
Anzer Balı Kültürel Bir Mirastır
İkizdere’ye bağlı Anzer Yaylası’nda üretilen ve tıbbi-fonksiyonel özellikleriyle dünya çapında tanınan Anzer Balı, son yıllarda artan sahte ürün tehdidine karşı ciddi bir hukuk mücadelesiyle korunmaya çalışılıyor. Yetkililer, gerçek Anzer Balı’nı taklit ederek piyasaya sürülen ürünlerin hem halk sağlığına zarar verdiğini hem de yöre üreticilerinin emeğini değersizleştirdiğini vurguluyor.
Gerçek Üretimle Piyasadaki Miktar Uyuşmuyor
Anzer Ballı Köyü Muhtarlığı ile birlikte yerel üretici kooperatifleri, sahte ürünlerle mücadelede düğmeye bastı. Köy Muhtarı ve Rize Muhtarlar Federasyonu Başkanı Remzi Güzel, yıllık üretim kapasitesi en fazla 5 ton olan Anzer Balı’nın, ülke genelinde onlarca ton olarak piyasaya sürülmesinin akıl almaz bir çelişki yarattığını dile getirdi.
Güzel, “Gerçek Anzer Balı sınırlı üretimi ve zorlu üretim koşulları nedeniyle nadir ve kıymetli bir üründür. Ancak bugün her markette, hatta sosyal medyada bile ‘Anzer’ etiketiyle bal satıldığını görüyoruz. Bu, sadece tüketicinin kandırılması değil, aynı zamanda halk sağlığı açısından da büyük bir tehdittir,” ifadelerini kullandı.
67 Bin TL’ye Sahte Bal Skandalı
Sahte ürünlerin sadece isim değil, fiyat açısından da gerçek Anzer Balı’yla yarıştığını belirten Güzel, “İçeriği belirsiz, laboratuvar analizleri olmayan sahte ürünler 67 bin TL’ye kadar fahiş fiyatlarla satılıyor. Tüketiciler hem maddi hem de sağlık açısından ciddi risk altına giriyor” dedi.
Tüketiciye Uyarı: Karekod, Mühür ve Coğrafi İşaret Olmadan Almayın
Yetkililer, gerçek Anzer Balı’nın yalnızca yetkili kooperatifler aracılığıyla, coğrafi işaret etiketi, karekod ve metal mühür gibi doğrulama sistemleriyle satıldığını belirtiyor. Tüketicilere çağrıda bulunan Remzi Güzel, “Vatandaşlarımız, bal alırken mutlaka bu işaretlere dikkat etmeli. Özellikle internetten ve güvenilir olmayan satıcılardan bal alınmamalı” diye konuştu.
Hukuki Süreç Başladı: Denetimler Artacak
Sahte Anzer Balı üretimi ve satışı yapan kişi ve firmalara karşı Rize Barosu’nun desteğiyle açılan davalar sürüyor. Coğrafi işaret ihlalleri başta olmak üzere, tüketiciyi aldatmaya yönelik etiketleme ve reklam faaliyetleri nedeniyle birçok firma hakkında suç duyurusunda bulunuldu. Hukuki sürecin kapsamının önümüzdeki dönemde genişleyeceği, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın da daha sıkı denetimler yapacağı belirtildi.
Tüketici Ne Yapmalı?
Uzmanlar, tüketicilerin sahte bal ile karşılaştıklarında Tarım ve Orman İl Müdürlüklerine veya Ticaret Bakanlığı’nın Alo 175 Tüketici Hattı’na başvurmalarını öneriyor. Ayrıca, coğrafi işaret taklidi ürünlerin cezası Türk Ceza Kanunu kapsamında ciddi yaptırımlar içeriyor.
Editör Notu:
Anzer Balı gibi coğrafi işaretli ürünler, sadece ekonomik bir değer değil, aynı zamanda kültürel bir mirastır. Bu nedenle hem üreticinin emeğini hem de tüketicinin sağlığını korumak adına duyarlılık ve bilinç şarttır.
Anzer Balı’nın korunması için atılan adımlar gerçekten önemli. Tüketicilerin sahte ürünlerden korunması gerekiyor.
Gerçekten bu kadar sahte ürün nasıl piyasada yer bulabiliyor? Elimizde ne gibi bilgiler var bu konuda?
Anzer Balı’nın gerçek değerini kaybetmemesi için gereken her şey yapılmalı. Bu işin hukuki boyutu çok önemli.
Karekod ve coğrafi işaret sistemi gibi önlemler, tüketiciyi korumak açısından başarılı olur mu? Gerçekten uygulanabilir mi?
Bu yazıda bahsedilen sahte bal durumu çok ürkütücü. Umarım bu konuda daha fazla farkındalık yaratılabilir.